Hava ve parkur sartlari yuzunden daha az bir katilim beklerken 35-40 kisi civari bir kalabalik start noktasinda hazirdi. 2 tane ATV ile bir arazi jipi de parkurda dolasmak ve kontrol etmek icin hazirdi. Gogus numaralari ve madalyalar da oyle. Yaris provasi seklinde bir organizasyon vardi. Gecen haftaki 28K Geyik yarisindan sonra bu hafta sakin bir antrenman amacliyordum. Caner Odabasoglu da, 3-3.5 saat kosma amaciyla geldigi icin o ayrilana kadar beraber kosariz dedik. Tanidiklarla selamlastik, son hazirliklar bitince 8:14'de silah patladi ve start aldik.
Ilk bolumlerde zemin goreceli olarak iyiydi. Bazen kar, bazen erimekte olan buz, bazen de donmus camur uzerinde cok zorlanmadan gittik. Cekmekoy 50K ultramaratonu ve bundan onceki antrenman kosulari hep saat yonune dogru donen sekilde yapilmisti. Bu kez ilk defa saat yonunun tersine sekilde bu parkuru kostuk. Bu da sanki degisik bir yerde kosuyormusum hissi yaratti. 7K civarinda bir kavsakta 6-7 kisilik bir grupla beraber ufak bir yanlis yola saptik ama 50 metre onumuzde ormanin gediklisi Ufuk Ozturk, 2 metre yanimda da orienteering kurdu Caner oldugu icin endiselenmedim, nitekim 500 metre kadar sonra tekrar isaretleri gorup dogru yola ciktik.
Ilk 10-15k rahat bir tempoyla gitmemize ve zemine ragmen oldukca hizli gecti ancak gunes yukselmeye baslayip hava isindikca ortalik giderek bir camur deryasina donmeye basladi. 20K'tan sonra Geyik Parkuru kivamina gelip bazi yerlerde onune gecti. Belgrad'da camur cok kaygan ama ayagin altina yapismiyor. Buranin ozelligi bircok bolumde kirmizi toprak olmasi, bu camur ayagin altinda kulce gibi toplaniyor ve basinca tutkala basmis gibi ayagi yere yapistiriyor. Bagciklar biraz gevsek olsa ayagi yerden kaldirirken ayakkabi yerde kalacak.
Kosu sonrasi camur defilesi |
Caner dun bir de Geyik parkurunda 14k kosmasina ragmen son bolumde acildikca acilip hizlanmaya basladi. Son 5K kala 5 saatte bitirebilir miyiz diye hesap yaptik, son 3k kala imkansiz gozukuyordu ama iyi bir tempo yapip son 500 metreyi de 4:30 pace ile kosup 5:00:17'de tamamladik. Zemin ve egim sartlari ile tum vucudu toptan calistiran cok yararli bir antrenman oldu.
Uzun bir yokusun son metrelerinde |
Mustafa Kiziltas coktan kosusunu bitirip Bandirma'ya donmustur diye dusunurken o da rahat bir antrenman olarak kostugu icin finishte kendisini gorunce sevindik. 45 dakika kadar finish noktasinda bitirenlerle sohbet ettikten sonra soguktan oldukca usuyunce veda edip ayrildik. Burger King'de Caner once hangi hamburger'de kac gram et oldugu konusunda calisanlari sorgudan gecirdi, sonra en buyuk hamburger olan Triple Whopper'da karar kildi. Ben bari double whopper yiyelim, yarin oburgun 60K kosarsak o zaman ne yeriz diyecek olsam da, parkur sartlarini tekrar gozumun onune getirince Triple'i hakettigimize karar verip teslim oldum.
Triple Whopper |
Biz yemegimizi yerken Bakiye Duran ve diger gonulluler hala kosuya devam eden 15 kadar kisiye yardim etmek icin parkuru geziyorlardi. Emegi gecen herkesin eline saglik. Bahadir'i da cok aradik ama Runtalya'ya kadar musadesi var, sonra hepsini telafi edecegiz.
Son olarak finishte gordugumuz Faruk Kesik bu kosu icin 1300km oteden, Urfa'dan geldigini soyledi ve bunu yazmami istedi. Bunu yazmayip da neyi yazacagiz zaten? Ayagina saglik Faruk, her zaman bekleriz.
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder